Koray Aydın İYİ Parti'den İstifa Etti, Bağımsız Milletvekili Olarak Devam Edecek
İYİ Parti'nin kurucuları arasında yer alan Koray Aydın, partiden istifa ettiğini açıkladı. Aydın, yayımladığı istifa metninde, İYİ Parti'deki son iki yıldaki gelişmelerin kendisini bu karara ittiğini belirtti ve bağımsız milletvekili olarak devam edeceğini ifade etti.
İstifa Metninden Öne Çıkanlar
Koray Aydın, İYİ Parti'nin kuruluş sürecinden bahsederek, partinin büyük umut ve hayallerle kurulduğunu, ancak son iki yılda partide bir şeylerin ters gitmeye başladığını söyledi. Aydın, İYİ Parti'nin içine kapanması ve enerjisini iç rekabete harcamasının yanı sıra, Altılı Masa sürecinde hatalı strateji yürütülmesini eleştirdi.
Aydın, 2023 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili genel seçimlerinde partinin kendini tekrar eden bir konuma düştüğünü ve 2024 yerel seçimlerinde ise büyük bir hezimet yaşandığını belirtti. Yaptığı uyarıların ve önerilerin dikkate alınmadığını ifade eden Aydın, parti yönetiminin endişelerine duyarsız kaldığını vurguladı.
Saray Görüşmesi ve İstifalar
Koray Aydın, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Saray'da yaptığı görüşmenin içeriğinin açıklanmamasının partiyi dağılmaya sürüklediğini belirtti. Bu görüşmenin ardından parti içinde derlenme ve toparlanma beklerken, istifaların yaşandığını ve yeni katılımlar beklerken ihraç talepleriyle karşılaştıklarını söyledi.
Bağımsız Milletvekili Olarak Devam Edecek
Koray Aydın, İYİ Parti'den istifa ederek bağımsız milletvekili olarak yoluna devam edeceğini belirtti. Partinin mevcut Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu'na ve yönetimine başarılar dileyen Aydın, partide emek vermiş tüm dava arkadaşlarına şükranlarını sundu.
İstifa Metni
Aydın, istifa metninde şu ifadeleri kullandı:
"Allah’a ısmarladık İYİ Parti
Ayrılıklar zor ve hüzün doludur.
Haksızlık ve hukuksuzluklar karşısında cesur insanlar olarak, İYİ Parti'yi büyük umut heyecan ve hayallerle; büyük emek, gayret ve fedakarlıklarla kurduk.
İYİ Parti gerçek bir mücadelenin ve hikâyenin sonucu doğdu.
İYİ Parti kurulmasıyla birlikte Türkiye’de pek çok şeyi değiştirdi, muhalefete ve milletimize umut oldu. AK Parti iktidarlarına karşı kazanılan en büyük başarıların öznesi oldu.
Ancak son iki yıldır bir şeyler ters gitmeye başladı.
İYİ Parti, tam kitlelere açılacağı bir dönemde içine kapandı, 2023 genel seçimleri öncesi yersiz ve zamansız bir şekilde ilçe ve illerde kongre sürecini başlatarak enerjisini iç rekabete harcamak durumunda kaldı.
2023 genel seçimlerine giderken Altılı Masa sürecinde yetkili kurulların tam desteği olmasına rağmen hatalı bir strateji yürütüldü.
Akabinde tamamen ötekileştirmeye ve adaletsizliğe dayanan, sözde milletvekili temayül yoklaması ile yeni bir ayrışma süreci daha yaşandı.
Bir zamanlar huzur ve güven dolu İYİ Parti Ailesi’nin evinde artık huzursuzluk ve güvensizlik baş gösterdi.
2023 Cumhurbaşkanı ve Milletvekili genel seçimlerinde ise en hafif tabirle “kendini tekrar eden” bir parti konumuna düştük, bir arpa boyu yol alamadık.
2024 yerel seçimlerinde, iktidarın değirmenine su taşıyan söylem, eylem ve politikalar; milletimiz tarafından kesinlikle reddedildi ve İYİ Parti tarihinin en büyük seçim hezimetini yaşadı.
Bu süreçlerde gerek yetkili kurullarda gerekse de bizzat Kurucu Genel Başkan Sayın Meral Akşener’e yaptığımız uyarılar ise kulak ardı edildi.
İYİ Parti, her türlü haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı, Saray’la sembolleşen tek adam düzenine karşı, Türkiye'de hak, adalet ve medeniyet yolunun taşlarını döşemek için İYİ’ler ve Cesurlar Hareketi olarak yola çıkmıştı; Saray'a giden yolun taşlarını döşemek için değil.
İYİ Parti Kurucu Genel Başkanı Sayın Meral Akşener ile Sayın Cumhurbaşkanının, Saray’da yaptığı Parti’den habersiz görüşmenin konusu ve içeriğinin açık ve net bir şekilde açıklanmaması halinde; İYİ Parti'nin kuruluş felsefesinin temelden sarsılacağına ve Parti'yi dağılmaya sürükleyeceğine dair, birer hafta arayla iki önemli açıklama yaptım.
Yaptığımız çağrılara, İYİ Parti tabanı ve aziz milletimiz büyük bir ilgi ve teveccüh gösterirken, İYİ Parti yönetimi açıklamalarıma duyarsız ve kayıtsız kaldı; endişelerimi, uyarılarımı ve önerilerimi dikkate almadı; gerekli adımları zamanında, yeterince ve gereğince atmadı.
İYİ Parti 5. Olağanüstü Büyük Kurultayının üzerinden geçen iki ayda yaşanan gelişmeler, Parti’de yönetim anlayışı bakımından bir değişim olmadığını açıkça ortaya koydu.
Son kurultayın ardından İYİ Parti’de derlenme, toparlanma ve kucaklaşma beklerken, istifa üstüne istifalarla sarsıldık. Yeni katılımlar beklerken, sudan sebeplerle yapılan ihraç taleplerini görmek durumunda kaldık.
Gelinen noktada;
İYİ Parti’de varlığımıza, görüş, fikir ve önerilerimize artık pek fazla ihtiyaç duyulmadığına üzülerek kanaat getirmiş bulunuyorum.
Bu kanaate varmamda Saray'daki malum görüşme ve sonrasındaki gelişmeler, bardağı taşıran son damla olmuştur. Dolayısıyla bu kanaatim yaklaşık iki yıllık bir sürece dayanan, belli bir birikimin sonucudur.
25 Ağustos 2017 tarihinde ömrümüzü vakfettiğimiz, baba ocağımız olan eski partimizden ayrılırken şu sözleri ifade etmiştim:
“Hiçbir çıkar ve hesap gütmüyorum. Olacaklarım, hali hazırda olduklarımdan fazla değildir. Tek muradım, çocuklarımıza ve torunlarımıza daha müreffeh bir Türkiye Cumhuriyeti bırakabilmek için son nefesime kadar mücadele etmektir.”
Bugün de aynı noktadayım.
İYİ Partili dava arkadaşlarımla yaptığım uzun istişareler sonucunda; özetle ifade ettiğim gerekçelerle, Kurucular Kurulu Üyesi ve Ankara Milletvekili olduğum, belli dönemlerde önemli görevler üstlendiğim İYİ Parti'den üzülerek istifa ediyorum.
İYİ Parti’nin mevcut Genel Başkanı Sayın Müsavat Dervişoğlu’na ve yönetimine başarılar diliyorum.
Kuruluşundan bugüne kadar İYİ Parti’nin hemen her kademesinde emek vermiş, alın teri dökmüş ve mücadele etmiş bütün dava arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum, varsa haklarımı helal ediyorum, onların da haklarını helal etmelerini diliyorum.
Ülkesine ve milletine aşık bir Türk milliyetçisi olarak hizmetlerime ve mücadeleme Bağımsız Milletvekili olarak devam edeceğim.
Allah'a ısmarladık İYİ Parti.
Kalın sağlıcakla.
Selam ve saygılarımla."