10 Bebeğin Ölümüne Yol Açan Sağlık Skandalı: Çetenin Şok Eden Ses Kayıtları Ortaya Çıktı
Türkiye'yi derinden sarsan ve 10 bebeğin ölümüne neden olan "özel hastane çetesi" soruşturmasında korkunç detaylar ortaya çıktı. Yenidoğan bebeklerin anlaşmalı özel hastanelere usulsüz sevk edilerek haksız kazanç elde edilmesi ve ihmaller sonucu ölümlerine neden olunmasıyla ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma kapsamında elde edilen ses kayıtları, insan hayatının nasıl tehlikeye atıldığını ve maddi çıkarların ölümlerden daha önemli görüldüğünü gözler önüne serdi.
"Çocuğu Öldür": Dehşet Veren Diyaloglar
Soruşturmada adı geçen Özel Reyap Hastanesi hemşiresi Mehtap Sayar ve hasta takibi yapan Hasan Basri Gök arasında geçen konuşmalar, bebeklerin bilinçli şekilde ihmale kurban gittiğini gösteriyor. Kayıtlarda, Hasan Basri Gök'ün, bebek hastanın kötü durumda olduğunu belirten konuşmasına Mehtap Sayar’ın, “Mehtap, çocuğu öldür, elli satürasyonlu çocuk mu olur” dediği tespit edildi. Gök ise “Öldüreceğim de öldürsem de bir dert biliyorsun” diyerek yaşanan durumu açıklıyor.
"Sen Çocuğu Bugün Yaşat, Parayı Kurtaralım"
Bir diğer konuşmada ise Hasan Basri Gök ile Hakan Doğukan Taşcı arasında geçen diyaloglar, bebeklerin hayatları üzerinden yapılan pazarlıkları ortaya koyuyor. Konuşmalarda, hasta çocuğun kötüleştiği bilinirken, "Yatış paramızı kurtaralım, ondan sonra aileyle ameliyat için yüz elli bin fiyat konuşuruz” ifadeleri kullanılıyor. Taşcı’nın uyarılarına rağmen, Gök'ün, “Sen çocuğu bugün yaşat, parayı kurtaralım” şeklindeki açıklamaları, bebeklerin hayatlarının maddi kazançlar uğruna göz ardı edildiğini gösteriyor.
Bu çarpıcı diyaloglar, hastane personelinin bebeklerin yaşamlarını ikinci plana atarak önce maddi çıkarlarını düşündüklerini ortaya koyuyor.
Adalet Mücadelesi: Aileler Ne Diyor?
Mağdur aileler, bu vahim olay karşısında derin bir acı yaşıyor. Yaşanan ihmaller sonucu çocuklarını kaybeden aileler, adalet arayışlarını sürdürüyor. Aileler, hastanelerin ihmallerine ve sağlık personelinin sorumsuzluğuna karşı verilen mücadelede yalnız bırakıldıklarını ifade ediyor. Avukatlar, bu tür olayların tekrar yaşanmaması adına sağlık sisteminin sıkı denetlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Sağlık Sektöründe Güven Krizi
Bu skandal, Türkiye'de sağlık sistemine olan güveni sarsarken, usulsüz sevklerin ve ihmallerin sağlık sektöründe ne kadar derin sorunlar yaratabileceğini gözler önüne serdi. Özellikle bebeklerin bu tür skandallarda mağdur edilmesi, toplumda infiale neden oldu. Sağlık çalışanlarının etik değerlerden uzaklaşarak maddi kazancı insan hayatının önüne koyması, sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiği yönündeki talepleri artırdı.
Adalet Arayışı Sürüyor
10 bebeğin ölümüne neden olan "özel hastane çetesi" soruşturmasının tamamlanmasıyla birlikte, kamuoyunun dikkatleri sağlık sektöründeki etik dışı uygulamalara yönelmiş durumda. Soruşturma sürecinde ortaya çıkan detaylar, yaşanan ihmallerin boyutunu gözler önüne sererken, ailelerin adalet talebi güçleniyor. Türkiye, sağlık sektöründeki denetim ve etik kuralların daha sıkı uygulanmasını beklerken, adaletin yerini bulması için hukuki süreç yakından takip ediliyor.
