TMMOB Van İKK kamu arazilerinin satılmasına ilişkin düzenlediği basın açıklamasında, “Kayyum dönemince düstur olarak uygulanan bu yaklaşımları kabul etmediğimizi bunun toplumsal ve coğrafik tahribatlar yaratacağını, bununla beraber kentlerin düzensiz ve şekilsiz bir hal alacağını belirtiyor, bundan dolayı girilen bu yoldan vazgeçilmesini talep ediyoruz” açıklaması yapıldı.

AJANS65 TV - Van’da kamu arazilerinin satılmasına ilişkin TMMOB Van İl Binasında basın açıklaması düzenledi. Kamu arazilerinin satılmasına ilişkin düzenlenen basın açıklamasında konuşan İnşaat mühendisleri Odası(İMO) Başkanı Mihail Atik, Mevcut Hükümetin 20 yıllık iktidarı dönemince önerilmemesine, eleştirilmesine, karşı çıkılmasına rağmen TÜPRAŞ, Tekel gibi kamu geliri ve istihdamı sağlayan üretim sahalarının özelleştirilmesi ile ülkenin hızla yoksullaşması ve sermayenin tekellerde toplanmasına sebep olduğuna dikkat çekilerek, “Özelleştirilecek üretim kaynakları azalınca, bu defa kamu arazilerinin parsel parsel satılması yoluna gidilmiştir. Ülke genelinde görülen bu yaklaşım düzensiz kentleşmelerin yanında ülkenin zenginliklerinin git gide yok olmasının önünü açmış ve belirli sermaye sınıflarının ceplerini doldurmuştur” açıklamasını yaptı.

‘Satışa çıkartılan araziler yurtiçi ve yurtdışı yatırımcıların gözlerini kamaştırmakta’

Açıklamasının devamında Atik, “Ülkenin dört bir yanında değerli kamu arazilerine dönük bu pervazsız satışlar gerek yurtiçi ve gerekse yasal düzenlemeler ile yurtdışı yatırımcıların gözlerini kamaştırmaktadır. Kamuya ait bu araziler yok pahasına gözden çıkarılırken, imar planlarınca kullanım şekli ve tasarrufu yönünden de tamamen yapımcı firmaların iştahlarını kabartmaktadır” dedi.

‘Arazi satışları toplumsal hassasiyetlerin yok sayılmasıdır’

Açıklamanın devamında Atik şu ifadeleri kullandı:

“Ülkemizin üzerinde bulunduğu deprem kuşağı başta olmak üzere birçok doğal afetle gündeme geldiğimiz bu günlerde bu parsellerin imar mevzuatlarınca değerli kılınmaya çalışılması ise toplumsal hassasiyetlerin tamamen yok sayıldığının bariz göstergesidir.

2011 yılında kentimizde yaşanan ve 644 yurttaşımızın hayatına, milyarlarca kamu zararına sebep olan deprem gerçekliğine karşın 12 yıldır hala kalıcı bir çözüm oluşturmadan, çözüme dönük bir adım atılmadan, riskli ve hasarlı birçok yapının olduğu gibi kaldığı ve hala kaçak yapılaşmanın önlenemediği ortadayken, deprem gerçekliğini es geçip kamu arazilerini imar planları ile cazip hale getirip, satılığa çıkarılması ancak bilinçsiz bir anlayış ile ifade edilebilir. Satılığa çıkarılan kamu arazilerinin kamuya rağmen ve tamamen kamu ihtiyacından uzak bir yöntemle gerçekleştirildiği müteahhit taliplilerince anlaşılacaktır. Bu tarz ve yöntemler ile kamu sorunları ya da ihtiyaçları karşılanmadığı gibi kentin tarih, turizm, tarım gibi dinamiklerinin de yok sayıldığı ve bunlara rağmen satışların sürdürüldüğü anlaşılmaktadır.”

‘Bu yoldan vazgeçilmeli’

Açıklamasının devamında Atik, kentlerin sürdürülebilir olmasının, o kentlerin dinamiklerince kabul gören ve yüzyıllarca birikerek bu güne gelen tarih, turizm, tarım altyapısının esas olduğu kaydedilerek, “Bu yaşam esaslarını görmeyen her yaklaşım kentleri yok ettiği gibi kentlerin kültür birikimlerini de talan edecektir.

Kayyum dönemince düstur olarak uygulanan bu yaklaşımları kabul etmediğimizi bunun toplumsal ve coğrafik tahribatlar yaratacağını, bununla beraber kentlerin düzensiz ve şekilsiz bir hal alacağını belirtiyor, bundan dolayı girilen bu yoldan vazgeçilmesini talep ediyoruz.

TMMOB Van İl Koordinasyon Kurulu olarak kamu ve toplum yararına hizmet etmek için mücadelemizi sürdüreceğimizi, bu konunun takipçisi olacağımızı basına ve kamuoyuna saygılarımızla bildiririz” denildi.

Editör: İdris YILMAZ