31 Mart yerel seçimlerinde partiler hazırlıklarını tüm hızı ile sürdürürken, Van’daki seçimler her zamanki gibi DEM PARTİ ile AKP arasında geçecek. 14 Mayıs seçimlerinin en çok konuşulan partisi CHP’nin ise esamesi dahi okunmuyor. CHP artık bölgede tabela partisi bile değil! Diğer partiler de CHP’den farklı değil. Ama CHP’den bir tık önde oldukları söylenebilir.
Seçimleri kazanmaya en yakın parti olan DEM PARTİ’de aday adayları tüm güçleri ile ön seçime hazırlanırken, partinin yetkili organlarının ise mart 2019 seçimlerinde kaybedilen belediyelere özel bir yoğunlaşmanın içerisinde oldukları bilgisi kulislerde dolaşıyor. Buralarda ayrı bir yöntemin de uygulanabileceği belirtiliyor.
DEM PARTİ’de aday belirlemede aday adaylarının kendi kaderlerini belirleme hakkının kendilerine tanınması, 31 mart yerel seçimleri öncesinde ayrı bir heyecanın yaşanmasına neden oluyor.
AKP’de ise dışarıya yansıyan sessizlik, kapalı kapılar ardındanki fırtınanın ve krizin de bir nevi göstergesi gibi.
Aday adaylığı süreci bir kez daha uzatılırken, özellikle kimi isimlere yönelik kamuoyu yoklaması yapıldığı gelen bilgiler arasında. Önceki yazımızda da dile getirdiğimiz gibi, yapılan kamuoyu yoklamalarında özellikle iki isim ön plana çıkmaktadır. Bunlar, Edremit Belediyesi’nin atanmış şimdiki belediye başkanı İsmail Say ve iş insanı Veysel Ürüm. Alınan kulis bilgilerine göre Veysel Ürüm bir tık önde giderken, kamuoyuna sunulan isimlerin tartışılması için bilinçli olarak gündeme getirildiği, asıl adayın ise başka bir isim olacağı gelen başka kulis bilgileri arasında.
Özellikle AKP’nin en donanımlı aday adayları arasında gösterilen Ayhan Kayatürk’ün, Burhan Kayatürk’ün akrabası olmasından dolayı üzerinin çizilmek istenmesi, içte kimi çatışmalara yol açarken, AKP Van il teşkilatında klikler arası çatışmanın ise sanılandan çok daha derin olduğu belirtilmektedir. AKP Van İl Örgütündeki klik çatışmalarının önceliğinin, kazanan adayı halkın önüne çıkartmaktan ziyade, kendi adayını öne çıkartmanın öncelenmesi gelen başka bir kulis bilgisi.
Kandaşoğlu’nun sessizliği neyin işareti?
AKP’de halkın önüne çıkartılacak Büyükşehir adayına ilişkin sessizlik sürerken, Kandaşoğlu’nun herhangi bir yerde reklam ve tanıtımının olmaması, sadece kimi sosyal medya kullanıcıları veya kimi gazetecilerin onu ön plana çıkartması, sosyal medya anketleri düzenlemesi neye yorumlanmalı?
Ayrıca Zahir Kandaşoğlu’nun Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yımaz ile iki kez özel olarak görüşmesi, ibreyi ona çevriyor. Ancak AKP içerisinde her kesim Kandaşoğlu ismi üzerinde hemfikir değil!
Nedeni ise Van Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinde isminin çokça yıpranması öne sürülen gerekçelerden bir tanesi. Diğer bir gerekçe ise, “Bir oda seçimini bile kazanamayan bir adayın Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini nasıl kazanacağı” gerekçesidir. Başka bir gerekçe de Van gibi yönetimi sonderece zor olan bir kentin belediye başkanlığını yapabilecek donanıma sahip olmadığı kulislerde konuşulan başka bir gerekçe!
AKP’nin adaylarının şimdiye dek açıklamamasının önemli bir başka nedeni ise DEM PARTİ’yi beklemesidir. Muhtemelen DEM PARTİ’nin belirleyeceği adaya göre adayını yeniden gözden geçirecek ve ondan sonra kamuoyuna deklere edecek.
DEM PARTİ’nin Büyükşehir adayı kim mi olacak?
İnanın bu sorunun cevabını DEM PARTİ’nin kendisi bile bilmiyor! Son anda bir karar değişikliği olmazsa ön seçim sonrasında kimin aday olacağı belli olacak! Şunu da ekleyelim, zaman zaman duyuyoruz: “Kesin şu aday kazanacak”, “Seçim şu iki aday arasında olacak”, “Falanca adayın hiçbir şansı yok.” Ben de şu kadarını söyleyeyim; ön seçim sandığından kimselerin tahmin etmediği, belki de şans tanımadığı isimler çıkarsa şaşırmamak lazım!
Şunu asla unutmamak gerekiyor: Kim kendisini en iyi derecede anlatırsa, toplumu ikna ederse o olur. Bunun dışında, bir yerlere yaslanmaya çalışmak, bir yerlerin isimlerini kullanmak, aile, aşiret üzerinden yürümeye çalışmak, geçmişini bir sermaye olarak kullanmaya kalkışmak… bana kalırsa bu yöntemler tamamen etkisizdir dememekle birlikte, öne çıkmak için kesinlikle yeterli değildir… Bunun için aday adaylarının sadece seçmen kitlesine ve kendi çalışmalarına odaklanmaları ve kendi farklarını ortaya çıkartmaları bize kalırsa en doğru yöntemdir…