Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay arasında yaşanan tartışmalara siyasilerin de dahil olması sonucu adına “Yargı Krizi” denilen kriz oluştu! İktidarın ve muhalefetin de karşı karşıya geldiği, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları ile farklı bir boyut kazanan yargı tartışmalarında gerçekte itiraz edilen nedir?
İDRİS YILMAZ / AJANS65 TV
VAN - Türkiye’de, “YARGI KRİZİ” olarak isimlendirilen kriz, AJANS65 TV’nin de gündemindeydi. Ajans65 TV'de Gazeteci Muhittin Botan'ın sunumuyla gerçekleşen "Peki Hukuk Ne Diyor" programında konuk olan Hukukçu Ümit Avcı, Türkiye'nin en çok konuşulan konusu olan Anayasa Mahkemesi tartışmalarını değerlendirdi. Botan ve Avcı, iktidarın yargı üzerindeki etkisini ve hukukun üstünlüğüne dair endişeleri masaya yatırdılar.
‘DEMOKRATİK HUKUK DEVLETİ KRİZDE Mİ?’
Ümit Avcı, Türkiye'nin hukuki yapısını irdeleyerek, "Türkiye'de uzun yıllardan beri demokratik bir hukuk devletini içselleştirme ihtiyacı var mı yok mu üzerinden bir tartışma ürüyor" şeklinde konuştu. Avcı, geçmişte mağdur olanların bugün iktidarda olduğunu ve muhalifleri susturmaya çalıştığını belirterek, Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş amacı ve önemi üzerinde durdu ve yargıdaki krizin temel nedenlerini tartıştı.
‘ANAYASA MAHKEMESİ VE İKTİDARIN GÖZÜNDEN DÜŞÜŞ’
Anayasa Mahkemesi'nin son dönemdeki siyasi tepkileri ve demokratik hukuk devleti anlayışı üzerindeki etkisini ele alan Avcı, "HDP'nin kapatılma davası ve buna dair yapılan başvuruların eleştirilmesine dair, özellikle MHP tarafından gelen korkunç eleştiriler sonucunda bugünkü noktaya geldik" ifadelerini kullandı.
‘YARGITAY'IN ANAYASA MAHKEMESİNE MEYDAN OKUMASI’
Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi kararlarına uymama yönündeki tutumunu ele alan Avcı, "Bu, şu anda yapılan şey aslında bir Anayasal suç" diyerek, devletin kendi hukukuyla çatışma içinde olduğunu ifade etti. Anayasa Mahkemesi'nin son sözü söyleyen kurum olduğunu ve kararlarının bağlayıcılığını vurguladı.
‘ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ: ÖZGÜRLÜKLER TEHDİT ALTINDA MI?’
Anayasa değişikliğinin potansiyel sonuçları üzerinde duran Avcı, "Eğer Anayasa Mahkemesi işlevsiz hale gelirse, totaliter bir yönetimi doğurabilir" diyerek, temel hak ve özgürlüklerin güvencesiz kalmasının risklerini dile getirdi.
‘HUKUK DEVLETİNİN GELECEĞİ VE DEMOKRASİNİN KIRILGANLIĞI’
Ümit Avcı, Türkiye'nin hukuk devleti ilkelerini ne ölçüde benimsediği ve bu durumun ekonomik ve sosyal sonuçları üzerine genel bir değerlendirme yaptı. "Demokratik hukuk devletinin önemini vurgulayarak, yargı ve hukuk alanında yaşanan krizin ülkenin geleceği üzerindeki etkilerini tartıştı" şeklinde konuştu.
‘YARGIDA REFORM ZAMANI: ÇÖZÜM ÖNERİLERİ VE BEKLENTİLER’
Ümit Avcı, Türkiye'nin yargı sistemi ve hukuk alanında yaşanan sorunlara yönelik çözüm önerilerini ve beklentilerini paylaştı. Avcı, "Demokratik hukuk devletinin temellerini güçlendirecek reformlar yapılmalı. Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı esas alınarak, yargı alanında yapısal değişikliklere ihtiyaç var" diyerek, bu alandaki acil ihtiyaçları dile getirdi. Reformların, hem iç hukukun sağlamlığını hem de uluslararası alanda Türkiye'nin itibarını artıracağını vurguladı.
‘HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ VE TOPLUMSAL BARIŞ’
Avcı, hukukun üstünlüğünün toplumsal barış ve istikrar için hayati önem taşıdığını belirtti. "Hukukun üstünlüğü, toplumun her kesimi için eşit ve adil bir zemin oluşturur. Bu, sadece yargı reformlarıyla değil, aynı zamanda eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarıyla da desteklenmeli" şeklinde konuştu. Toplumun her kesiminden hukuka saygı ve katılımın önemine dikkat çekti.
‘ULUSLARARASI HUKUK VE TÜRKİYE'NİN KONUMU’
Ümit Avcı, Türkiye'nin uluslararası hukuk alanındaki konumunu ve bu alandaki zorlukları değerlendirdi. "Uluslararası hukuka uyum, hem iç politikada hem de dış ilişkilerde Türkiye'nin saygınlığını artırır. Ancak bu, iç hukuk sisteminin sağlam temellere oturmasıyla mümkündür" ifadelerini kullandı. Uluslararası hukukun gerekliliklerine uyumun, Türkiye'nin global arenadaki rolünü güçlendireceğinin altını çizdi.
‘GELECEK NESİLLERE HUKUK MİRASI’
Programın sonunda Avcı, gelecek nesillere sağlam bir hukuk mirası bırakmanın önemine vurgu yaptı. "Gelecek nesiller, adaletin egemen olduğu, hukukun üstünlüğüne dayalı bir ülkede yaşamayı hak ediyor. Bu, şimdiki kuşağın sorumluluğu ve en önemli mirası olmalı" diyerek, hukukun üstünlüğüne dayalı bir toplum yaratmanın önemini vurguladı.
Bu program Türkiye'nin anayasal ve yargısal yapılanmasındaki mevcut sorunları, çözüm yollarını ve bu süreçlerin toplumsal, siyasi ve uluslararası boyutlarını detaylı bir şekilde ele alarak, okuyucuya derinlemesine bir bakış açısı sunmaktadır. Her hafta yayınlanan "Peki Hukuk Ne Diyor" programda farklı hukuk konuları tartışılmaktadır. Aynı zamanda progra hukuki sorunlar yaşayan izleyicilerin sorularına da açıktır.
