Sağlık Emekçileri Sendikası, e-Reçetem sistemine eklenen beş dil arasında Kürtçe'nin yer almamasına tepki göstererek, “Sağlıkta Kürtçeyi yok saymak, Kürtleri ölüme terk etmektir” dedi.
AJANS65 TV - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın e-Reçetem sistemine İngilizce, Almanca, Arapça, Fransızca ve Rusça olmak üzere beş yeni dil seçeneği eklenmesini duyurmasının ardından Kürtçe dil seçeneği tepkileri gelmeye devam ediyor.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Urfa Şubesi Eşbaşkanı Salih Karataş, söz konusu durumu “sağlık hakkının ihlali” olarak yorumladı. e-Reçetem sisteminde Kürtçenin yer almamasını asimilasyon politikasının bir örneği olduğunu belirten Karataş, Kürtlerin yok sayıldığını söyledi.
'KÜRTÇE YOK EDİLMEK İSTENİYOR'
Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre, Karataş, "Tarihten bu yana Kürtler üzerinde bir asimilasyon politikası uygulanıyor. Asimilasyon politikaları ile Kürtçe yok edilmek isteniyor. Sadece sağlık alanıyla ilgili bir durum değil, her alanda Kürtçeye yer verilmeyerek Kürtler yok sayılıyor. Sadece bu durum bile tek başına Kürtlere karşı yüz yıllık faşizmi açık bir şekilde gösteriyor" dedi.
'KÜRTÇENİN STATÜSÜ TANINMALI'
Kürtçenin yok sayılmasının sağlık alanında ciddi sorunlara yol açtığına vurgu yapan Karataş, "Bir Kürt hastalandığı zaman kendi diliyle doktoruna ifade edemiyor. Hastalığını ifade edememe durumu, hastanın hayatını kaybetmesine yol açabilecek bir tehlikeyi beraberinde getiriyor. Kürtçeyi yok saymak, Kürtleri ölüme terk etmektir. Sağlık Bakanı Koca'nın yapması gereken tüm yurttaşlara eşit bir şekilde hizmet sunmaktır. Nasıl ki her dilde sağlık hizmeti sunuluyorsa, Kürtçe de sunulması gerekiyor. Her şeyden önce Kürtlerin eşit yurttaş olarak kabul edilmesi ve Kürtçenin artık anayasayla statüsünün tanınması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
'HALKIMIZ KÜRTÇEYİ KONUŞARAK SAHİP ÇIKMALI'
Sadece devletten çözüm beklemek yerine Kürtlerin, siyasetin ve demokratik kurumların asimilasyona karşı Kürtçeye sahip çıkmaları gerektiğinin altını çizen Karataş, "Asimilasyon politikalarına karşı dilimiz ve kültürümüzle durabiliriz. Halkımızın da tüm alanlarda Kürtçeyi konuşarak sahip çıkması gerekiyor. Çözümü devletten beklemiyoruz, çözüm biziz. Eğer Kürtçe üzerindeki baskıları ve asimilasyon politikalarını boşa düşürmek istiyorsak, dilimiz ve kültürümüze sahip çıkmamız gerekiyor. Sağlık, eğitim ve siyasi alanda dilimizi konuşmak ve sahip çıkmak gerekiyor" şeklinde konuştu.
NE OLMUŞTU?
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, e-Reçetem sistemine beş yeni dil seçeneğinin eklendiğini duyurmuştu. Bunun üzerine Eczacı Çözüm Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Miraç Laçin Uluğ, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Sağlık Bakanlığı'na dört soru yönelterek Kürtçe dil seçeneği için çağrı yapmıştı.
Uluğ, "Bu ülkede sosyal hayatta ve aile yaşantısı içinde en çok kullanılan dil Kürtçe’dir. Milyonlar bu dili kullanırken bu müthiş inovasyonda belki de tek işe yarayacak dilin yer bulamama sebebi nedir?" diye sormuştu.
HDP de kendisi de bir Kürt olan Sağlık Bakanı Koca'ya "Hani ayrımcılık yoktu?" diye sormuş ve "Dilinize hiçbir zaman sahip çıkamadınız" demişti.
Şırnak Barosu da sisteme Kürtçenin ivedi bir şekilde eklenmesi gerektiğini belirtmişti.
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da "Milyonlarca yurttaşımızın ana dili olan Kürtçe’nin E-REÇETEM sistemine eklenmemiş olması kabul edilemez. Bu durum yurttaşlarımızın sağlık hizmeti almalarında ana dillerinden kaynaklı sorunları görmezden gelmektir. Rusça’nın Arapça’nın olduğu bir sistemde neden Kürtçe yoktur?" diye tepki göstermişti.
Yeşil Sol Partili 55 milletvekili, Sağlık Bakanı Koca'ya e-Reçetem sistemine neden Kürtçe dil seçeneğinin eklenmediğini sormuştu. Önergede, "Beş dil hangi kriterlere göre seçilmiştir? Kürtçe’nin taşımadığı kriterler mi vardır?" denilmişti.
