NECDET TAM / Değerlendirme-Yorum

ODTÜ’lü Vali kayıtsızlığı!

Kentin tamamının sorunu olan ve yine kentin muhataplarının katılması gereken bir panel vardı geçen hafta Van Barosunda.

Oldukça kalabalıktı.

ÇEVDER’in öncülüğünde; “2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü’nde Van Gölü’nü Konuşuyoruz” başlıklı Panele beklenenin üstünde bir ilgi vardı. Belki de görüp göreceğim en kalabalık panellerden biriydi.

Biribirinden değerli panelistler vardı. Panelde bulunan herkes, sadece Van Gölü için bir araya gelmiş. Tedbir alınmazsa, gelecekte yok olmasının kaçınılmaz olacağına vurgu yapılıyordu.

Van için hayati öneme sahip olan bu panelin, düzenleyicisi olan ÇEVDER Başkanı Ali Kalçık, biribirinden kaliteli olan isimleri bir araya getirmeyi başarmıştı. O katılımcılardan; “Doğa Araştırmaları Derneği’nden Osman Erdem, Güler Bozok, Yüzüncü Yıl Üniversitesinden Prof. Dr. Ramazan Esen, Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nden Prof. Dr. Faruk Aleaddinoğlu, Prof. Dr. Ü. Nihan Yazgan Tavşanoğlu, Uzman Biyolog Ömral Ünsal Özkoç, Hacettepe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Harun Aydın, Türkiye Mimarlar ve mühendisler Odası Birliği’nden Mehmet Göksoy ve Van Barosu’ndan Umut Avcı’nın katıldığı bu önemli panelde, Van Gölü’ne yönelik ciddi sorunların geleceğe nasıl etki edeceği üzerine tartışmalar yürütüldü.

Bu kalabalık ve etkili panelin eksiği zaten salona girdiğinizde açıkça belli ediyordu.

Neydi o eksiklik?

Yüzlerce insanın bulunduğu salonda bu kenti yöneten başta Valilik Kurumu olmak üzere, hiçbir belediye yoktu.

Van Gölü’nü bekleyen tehlikelerin başlıca sorunlarının masaya etraflıca yatırıldığı bu panelde, kuraklık, tehlike altındaki kuş türleri ve kurutularak yok edilen sazlık alanların ekolojiye verdiği zararlar konuşuluyordu.

Hassas ve bir o kadar da önemli olan Van Gölü’nün ve sulak alanların tartışıldığı panelde; AKP’nin şunu yaptık, bunu yaptık, hatta şu kadar üyeye ulaştık hikayelerini anlatan tek bir yöneticisi yoktu.

Mecliste oturup, kentte zerre faydası olmayan AKP’li ve HDP’li vekillerde yoktu.

Meslek Odaları ve kentte medyatik olan baş ve gövdeleri ayrı oynayan başkanlarda yoktu.

İş adamı statüsünde sabah akşam caka satan popülist tiplerde yoktu!

Sorunun asıl muhataplarının olmadığı panelde, katılımcılar bilim insanları ve çevreciler vardı. Onlarında elinde duyarlılığından başka bir şey yoktu.

Bu paneli düzenleyerek, bir bilincin oluşmasını sağlayan ise ÇEVDER’in yorulmak bilmeyen Başkanı Ali Kalçık vardı her zaman ki gibi.

Ülkenin saygın Üniversitelerinden çok önemli isimlerin getirilmesinde büyük rol oynayan, Van’ın dışından 100’e yakın insanı davet edip, Van Gölü’nü tartışıp soruna çözüm arıyor ancak gel gör ki yerelde sorunun çözümünde rol oynayacak muhataplar bu panelde yoktu!

Peki, Van Gölü Van’ın değil mi?

Bu gölün çekilmesi, kuruması, sazlıkların yok edilmesi, hepimizi etkilemiyor mu? Yerelde söz sahibi olduğunuzda bu soruna eğilim göstermeyecek misiniz?

O halde niye yoksunuz?

Bu sorun sizin yerel yönetiminizi ilgilendirmiyor mu?

Siz bu sorunun muhatabı uzmanından dinleyip önlem alıp çözmeyecekseniz kim çözecek?

Nerde kaldı sizin yerel yönetim kimliğiniz?

Nüfusu 1 milyonun üstünde olan bir kenti bu şekilde mi idare ediyorsunuz?

Yerelde belediyelerin işi yol yapmak mı?

Altyapı, üstyapı mı yapmak? Bunu mu görev addediyorsunuz kendinize?

Her zaman olduğu gibi hiç şaşırtmıyorsunuz?

Şaşıracağım bir konuya değinecek olursam o da bu kentin başı olan ODTÜ’lü Validir!

O ayrı bir vaka!

Sen gel tüm eğitim donanımına, bilgi ve birikimine rağmen bu kadar önemli soruna kayıtsız kal!

Ortadoğu Teknik Üniversitesini bitir, Yurtdışında çeşitli masterler yap, bürokratik anlamda olağanca kendini geliştirip, Van’a Vali ol, ama bu kadar önemli bir soruna kayıtsız kal!

Olacak iş değil!

Çok yakışıksız bir durum. Nereden bakarsanız bakın ne unvana ne statülere ne de dolu dolu olan biyografi ile uyuşmuyor!

Kameralar karşısına geçtiğinde, memleketi esas aldığını, attığı her adımın Van’ı daha ileriye taşımak için olduğunu söyleyen Vali’nin bu soruna kayıtsız kalıp bu panele katılmamış olması bana göre büyük ayıp!

Bildiğim kadarı ile Doğa Araştırmaları Derneği, Van Valisi’ni özellikle bu panele davet etmişti. Bu yüzden yakıştıramıyorum!

Bu memleketi şuan onlar yönetiyorsa, böyle önemli bir panele kayıtsız kalmalarını sorgulamak ve onlarında yanıtı almak en doğal hakkımız.

Açıkçası muazzam bir ortak akıl yoksunluğu yaşanıyor nedenini kimsenin bilmediği….

Umarım elle tutulur bir mazeret vardır.

Gelelim ÇEVDER’in yerinde durmak bilmeyen, yaşına meydan okuyan başkanı Ali Kalçık’a…

O kadar samimi ki çalışmalarında gençle genç, çocukla çocuk ve yaşlıyla yaşlı olabilen… Yıllardır Van için herhangi bir çıkar gütmeden kendi imkanları ile bu kent için çırpınmaktan geri durmayan ender bir isim. Bu çabalarının böyle fütursuzca heba ediliyor olması gerçekten üzüntü verici.

Düşünsenize; Van semalarında uçan martının nesli devam ediyorsa, flamingolar halen bu kentin sulak alanlarına akın ediyorsa, Van Gölü’ne 310 çeşit kuş türü uğruyorsa, kusura bakmayın! Ali Kalçık’ın başında olduğu ÇEVDER’i siyasi düşüncelerinize kurban edemezsiniz.

Bu adam, Valilik Kurumunun Belediyelerin, getirisi yüksek meslek odalarının sarfedemediği çabayı mutlulukla yapıyor.

Bu memlekette kendi çıkarınızın olmadığı ve yapamadığınız işleri, menfi çıkar gözetmeden yapabilen bir Ali Kalçık varsa saygı göstereceksiniz! Saygı göstermeli, takdir etmeliyiz.

Ben Ali Kalçık ile alakalı yıllar önce sosyal medyada fikrimi belirtmiştim.

Bu kentte; yüzlerce STK, 14 Belediye, 8 vekil, bir o kadar siyasi parti başkanı, binlerce dernek, kameralar önünde eksik olmayan boy gösteren iş insanı var.

Fakat hiçbiri ne yazık ki bir Ali Kalçık etmiyor…

Bu kent için gösterdiği çaba, verdiği emek, saygıyı ziyadesiyle hak ediyor.

NOT: Yazarın görüşleri, kendisini bağlar

Editör: İdris YILMAZ