5 mart 2023 tarihinde Bursa’da oynanan Bursaspor-Amedspor karşılaşmasına ırkçılık ve saldırılar damga vurdu. Amedspor futbolcularına akşamdan başlayan ve sahada devam eden saldırılara büyük tepki gösterilirken, Van Emek ve Demokrasi Platformu da düzenlediği basın açıklamasında Amedspor’a yönelik yapılan ırkçı saldırıları kınayarak, “olayın arkasında ırkçı katliamcı odakların olduğu gözden kaçırılmamalı” ifadeleri kullanıldı.
YASEMİN DİKİCİ / AJANS65 TV
VAN - Dün Bursa’da oynanan Bursaspor-Amedspor karşılaşması ırkçı saldırılara sahne olmuştu. Geceden başlayan saldırılar sabah da devam etmiş ve maçın oynanacağı statta devam etmişti. Yapılan saldırılara büyük tepki gösterilirken, Van Emek ve Demokrasi Platformu da Sanat Sokağında düzenlediği basın açıklamasında ırkçı saldırıları protesto etti. Emek ve Demokrasi Platformu adına basın açıklamasını Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Van Şube Eş Başkanı Murat Özçiçek yaptı.
Özçiçek yaptığı açıklamada, “Bursa ilinde oynanan Bursaspor - Amedspor müsabakasında tribünlerde ayrı ayrı pankartlarda ‘Beyaz Toros’ resminin olduğu ve ‘Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ isimli JİTEM tetikçisinin fotoğraflarının olduğu tespit edilmiştir” denildi.
‘Ametspor’un kaldığı otelin önünde sabaha kadar slogan atıldı’
Yaptığı açıklamada Özçiçek şu ifadelere yer verdi:
“Bir gün öncesinde Amedspor takımının bulunduğu otelin önünde geceden sabah saatlerine kadar küfürlü sloganlarla, tehditlerle, ırkçı tezahüratlarla ve havai fişeklerle Amedspor takımın dinlenmesi engellenmeye çalışıldığı, maç günü saha girişlerinde yeterli arama yapılmadığından saha içerisine silah mermileri ve bıçak dahil çeşitli kesici aletlerin içeri alındığı, karşılaşma başlamadan önce Amedspor oyuncularına ve teknik heyete saldırılar olduğu, maç başladıktan sonra futbol sahasına birçok kesici delici eşyanın atıldığı maç bittikten sonra soyunma odasına giriş esnasında futbolcuların darp edildikleri, soyunma odalarından ve koridorlarında linç girişimleri yaşandığı kamuoyuna yansımıştır. Bu karşılaşmanın olaylı geçeceği ve provokasyonların olacağı açıkça bilinmesine karşın gerekli ve yeterli güvenlik önlemlerin alınmaması kabul edilemez.
‘Binlerce kişi insanlık dışı yöntemlerle infaz edildi’
Müsabaka esnasında Bursaspor tribünlerinde açılan ırkçı pankartlardan ‘Beyaz Toroslar’, 90’lı yıllarda devlet içinde örgütlenmiş ve devlet gücünün vermiş olduğu olanakları kullanarak 17 binden fazla faili meçhul cinayeti gerçekleştiren JİTEM’in kullanmış olduğu araçlardır. Bu yıllarda bir derin devlet yapılanması olan suç şebekesi Jitem, plakasız veya resmi plakalı toros araçları ile insanları evlerinden, işyerlerinden veya sokak ortasından alıp kaçırmışlardır. Bu insanlardan binlercesi yoğun ve sistematik işkencelerden geçirilmiş ve sonrasında evlerinin önüne veya sokağa atılmış; binlercesi de insanlık dışı yöntemlerle infaz edilmiştir. Unutulmamalıdır ki daha önce Şırnak, Diyarbakır ve çevre illerde asit kuyularından faili meçhul insan kemikleri çıkmış ve bu insanlık tarihinde bir utanç olarak kayıt altına alınmıştır.
Aileler bugün dahi yakınlarının cenazelerine ulaşamamıştır. JİTEM'in kaçırıp infaz ettiği kişilerin yakınları hala kayıplarını aramakta ve en azından mezarları olsun diye yakınlarının kemiklerini istemektedirler.
Bir diğer pankartta yer alan şahıs ise YEŞİL kod adlı Mahmut YILDIRIM isimli bir kontra paramiliter katildir. Bu şahsın bölgede sayısız cinayet işlediği, kaçırma ve kaybettirme olaylarının asli faili olduğu ve hatta kaybettirilen 17 binden fazla insanın faillerinin başı ve sembolü olduğu kamuoyunca bilinmektedir. Hakkında yapılan çok fazla şikayet ve suç duyurularına rağmen hiçbir zaman yakalanmadığı ve hiçbir zaman yargı önüne çıkarılmadığı da bilinmektedir. Bütün bunlar yıllarca bölge insanlarından, daha sonra medya organlarından ve en son devletin ve hükümetin resmi organları tarafından da dile getirildiğine şahit olduk.
‘Pankartların polis denetiminden geçmeden içeri alınması neredeyse imkansızdır’
Bursaspor-Amedspor futbol müsabakasında tribünlerde özelde Amedspor’a genelde Kürt Halkına Beyaz Toros resmini ve Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım isimli JİTEM tetikçisi katilin fotoğraflarının gösterilmesindeki mesajın bölge halkına ve Kürt Halkına ‘ölüm tehdidi’ olduğu açıktır. Bu kavramlarla esas amacın Kürt halkına yönelik öldürme, katliam ve işkenceye övgüde bulunma ve halkı tehdit etmek olduğu; bu şekil bir eylem serbestliğini yapan kişilerin arkasında birtakım karanlık odakların ırkçı ve katliamcı yapıların da olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Bu pankartların polis denetiminden geçmeden tribünlere alınması neredeyse imkansız olduğundan bu durum faşist ve şovenist pankartların planlı şekilde içeri sokulduğunu göstermektedir.
‘Irkçı pankartların kimler tarafından hazırlandığı tespit edilmeli’
Kürt halkına karşı ırkçılığı, öldürmeyi, katletmeyi teşvik eden ve nefret söylemi barındıran bu pankartların kim/kimler tarafından hazırlandığı, kim/kimler tarafından tribünlere sokulduğu ve açıldığının ivedilikle tespit edilmesi gerekir. Irkçı, katliamcı yapıların ve Kürt Halkını tehdit eden bu güruhun elindeki pankartları tribünlere alan güvenlik personellerinin de belirlenmesi gerekmektedir. Bu sorumlular ve arkalarındaki karanlık odakların titizlikle araştırılması, tespit edilmesi ve haklarında soruşturma açılması için yetkilileri göreve davet ediyoruz.
90’lı yıllara bir daha geri dönülmeyecektir. 90 yılların katillerine özenenler duysun ki; hiç kimse tehditlerinize boyun eğmeyecek ve sessiz kalmayacaktır.”