AJANS65 TV - Gazeteci-yazar Nazlı Ilıcak, 4 Aralık 2023'te tekrar cezaevine girmesinin ardından tahliye edildi.
79 yaşındaki Ilıcak, Cumhuriyet Savcısı Orhan Kapıcı’nın şikayeti nedeniyle yargılandığı İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada “iftira” suçundan aldığı 2 yıl 6 ay hapis cezasının istinafta onanmasının ardından cezaevine girmişti.
Türkiye'den son gelişmelere göre, 79 yaşındaki deneyimli gazeteci ve yazar Nazlı Ilıcak, cezaevinden serbest bırakıldı. Ilıcak, itiraz mahkemesinin kendisine verilen 2 yıl 6 aylık hapis cezasını onaylamasının ardından ilk olarak 4 Aralık 2023'te hapse girmişti. Bu ceza, kamu savcısı Orhan Kapıcı tarafından açılan bir iftira davasının sonucuydu.
Uzun yıllar gazetecilik yapmış olan Ilıcak, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Suçlamalar, 16 Haziran 2016 tarihinde artık faaliyet göstermeyen "Özgür Düşünce" adlı internet sitesinde yayımlanan bir makaleye dayanıyordu. "Hanefi Avcı’nın Operasyon Beklentisi" başlıklı makalede, eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, "milli damar örgütü" ile ilişkilendirilmişti. İddianamede, Ilıcak'ın makalesinin kamu görevlilerini soruşturma altında olan bir örgütün üyesi olarak haksız yere suçladığı belirtilmişti.
Bunun yanı sıra, Ilıcak, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "askeri ve siyasi casusluk" suçlamalarıyla da karşı karşıya kalmıştı. Türk Ceza Kanunu'nun 330/1. maddesi altında değil, ancak "devletin güvenliği veya siyasi çıkarları açısından gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" suçundan 7 yıl hapis cezasına çarptırılmış, sonrasında takdiri indirimle bu ceza 5 yıl 10 aya indirilmişti. Yargıtay'ın bu cezayı onamasının ardından Ilıcak, denetimli serbestlik başvurusunda bulundu, ancak bu, iftira davası kapsamında uygulanmadı.
Bu karmaşık hukuki durum, özellikle politik olarak hassas konularla ilgili haber yapan gazetecilerin Türkiye'de karşılaştığı zorlukları gözler önüne seriyor. Ilıcak'ın davası, ülkedeki basın özgürlüğü durumu hakkında endişeli olan uluslararası gözlemciler ve insan hakları grupları tarafından yakından takip edildi. Daha fazla detay ortaya çıktıkça, bu davaların diğer gazeteciler ve Türkiye'deki genel medya manzarası üzerindeki etkileri mercek altında kalıyor.
(HABER MERKEZİ)