Seçim çalışmalarına devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, IMF Başkanı ile görüşmelerini anlatırken, Deva Partisi lideri Ali Babacan hakkında kullandığı ifadeler dikkat çekti. Erdoğan, "IMF'nin başkanına dedim ki, Türkiye'yi ben yönetirim ben. Yanımızda olan kimdi Bebecan" ifadelerine yer verdi.
AJANS65 TV - 14 Mayıs seçimleri kapsamında Afyonkarahisar Zafer Meydanı'ndaki mitingde konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, IMF ile aralarında geçen diyaloğu anlatırken, Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan hakkında kullandığı ifadeler dikkat çekti. Erdoğan, başbakan olduğu dönemde Davos'ta IMF Başkanı ile görüşmesini anlatarak, "Şu anda masanın etrafında olan birisi daha vardı. O zaman ekonomi ile ilgileniyordu. Ona da o görevi vermiştik kim olduğunu anladınız değil mi? Yanımda ve IMF'nin başkanına dedim ki; adamlarınızı gönderiyorsunuz, bu adamlar geliyor. Bizden taksitleri alıyor mu? Alıyor, taksitleri alırsınız ama Türkiye'yi yönetemezsiniz. Türkiye'yi ben yönetirim ben. Yanımızda olan kimdi Bebecan" diye konuştu.
‘Emperyalistlerin Truva atı’
Erdoğan, "Türkiye son 21 yıldaki demokrasi ve kalkınma atılımlarımızla asırlık hayallerine ancak kavuşabildi. Hanım kardeşlerim şimdi birileri çıkmış bize tıpkı seccade edebiyatı yaptığı gibi emperyalizm edebiyatı yapıyor. Peki bu edebiyatı yapan kim? Emperyalistlerin tetikçisi, terör örgütleri ile kol kola yürüyen kişi. Emperyalizmin finansörü, Londra tefecilerinden aldığı sözlerle adeta sevindirik olan kişi. Bay bay Kemal acaba Londra'dan ne kadar para aldın da geldin? Aldığın bir şey var mı? Laf, emperyalistlerin truva atı, IMF ile adamlarını otel odalarında gizli saklı buluşturan kişi kim? Bu kişinin kim olduğunu biliyorsunuz değil mi? Bay bay Kemal çıkmış şimdi de her zamanki iğrenç üslubu ile bize anti emperyalizm dersi vermeye kalkıyor” ifadelerini kullandı.
‘Siyasi hayatımız emperyalistlerle mücadeleyle geçti’
Erdoğan şöyle konuştu:
“Ey milletim, sen şahitsin bizim siyasi hayatımızın tamamı emperyalistlerle ve onların taşeronları ile mücadele etmekle geçti. Vesayetin gücünü kırarken emperyalizme meydan okuduk. Suriye ve Irak harekatları ile emperyalistlerle, onların ülkemize yönelik oyunlarını yine biz bozduk. 15 Temmuz gecesi bay bay Kemal tankların arasından kaçıp da belediye başkanına giderken biz Yeşilköy Havalimanı'nda halkımızla beraberdik. Emperyalistlerin silahşörlerine milletimizle birlikte göğsümüzü biz siper ettik. Milletin kanını yıllarca sülük gibi emen faiz lobilerine geçit vermeyerek emperyalistlerin para musluklarını biz kestik. Ülkemizi bölgemizdeki çatışmalardan uzak tutaak barış için çalışarak emperyalistlerin felaket senaryolarını biz paçavraya çevirdik. Dış ticarette milli paramızın kullanımı artırarak emperyalistlerin finans düzenine biz çomak soktuk. Savunma sanayiinde yerlilik oranını geldiğimizde neydi? Yüzde 20, nereye çıkardık? Yüzde 80'e egemenliğimize göz diken emperyalistleri biz hüsrana uğrattık.”