Van Gölü’nde yaşayan endemik türlerden olan İnci Kefali Balığı’nın en temel üreme alanı olan Bendimahi çayına ilişkin hazırladığı teknik raporu tamamlayan Dirençli Kentler Topluluğu Derneği (DİKENT), Bendimahi Çayının en temel özelliğinin, dünyada yalnızca Van Gölü’nde yaşayan İnci Kefali Balığının tatlı sularda üremesine ev sahipliği yapması olduğu bilgisine yer verilerek, su debisinin  düşmesi sonucunda İnci Kefali Balığının büyük bir tehdit altında olduğu belirtildi.

HABER MERKEZİ / AJANS65 TV

VAN - DİKENT Bendimahi Çayına ilişkin hazırlamış olduğu teknik raporu hazırlayarak kamuoyuna sundu. Hazırlanan raporda Bendimahi Çayı’na ilişkin bilgilere yer verilerek, “Çaldıran ilçe sınırlarında Tendürek Dağı ve Aladağ eteklerinden oluşup Muradiye ilçesi içinden geçerek Van Gölü’ne kuzey doğudan bağlanan ve şehrin en büyük debisine sahip akarsuyudur. Çayın ağız rakımı 1646 metredir. Toplam uzunluğu 90 kilometredir. Havza alanı 1664 km2 olup, suyun debisi yaklaşık 9.9 m3/sn dir. Çay göle döküldüğü alanda 230 hektar büyüklüğünde bir delta oluşturur. Delta kıyılarında 60 metre yüksekliğinde eski delta taraçalarına rastlanır. Bu da eskiden göl seviyesinin çok daha yüksek olduğunun kanıtıdır. Bendimahi çayı yılda ortalama 17.364 ton sediment taşır. Çay üzerinde bulunan, Bendi Mahi köprüsü 13. Yüzyıla aittir. İlhanlılar döneminde inşa edilen köprü, çay deltasının birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Çay, üzerindeki zengin bitki örtüsü ve barındırdığı balık türleriyle, birçok kuş türüne, endemik canlıya ev sahipliği yapar” açıklamalarına yer verildi.

Meteoroloji Uyardı: Kuzeydoğu ve Doğu Bölgelerde Sağanak Yağış Bekleniyor Meteoroloji Uyardı: Kuzeydoğu ve Doğu Bölgelerde Sağanak Yağış Bekleniyor

BENDİMAHİ ÇAYINDAN 125 GWh ELEKTRİK ÜRETİLMEKTE’

Teknik raporun devamında şu bilgilere yer verildi:

“Bendimahi Çayı üzerinde 41.45 MWe kurulu güce sahip Muradiye Ayrancılar HES inşa edilmiştir. 2011 yılında devreye alınan Şelale HES ve Ayrancılar HES’ten oluşan Muradiye Ayrancılar HES Van ilinin Muradiye ilçesinde yer almaktadır. Santralin toplam 17.707 m su iletim hattı bulunmakta olup, santral Ayrancılar TM iletim seviyesinden elektrik şebekesine bağlanmaktadır. Üretim Kapasitesi 125GWh tir.

Bendi Mahi çayının en büyük özelliği, dünyada yalnızca Van Gölü’nde yaşayan İnci Kefali Balığının tatlı sularda üremesine ev sahipliği yapmasıdır. Bu sebeple 15 Nisan-15 Temmuz tarihleri arasında bu akarsu vasıtasıyla, milyarlarca yeni balık larvalarının üremesinde katkıda bulunur. Üreme iki aşamada olur. Birinci aşama Van Gölü’nde bulunan ve dünyada yalnızca bu bölge yaşayan İnci Kefali balığının gölden akarsu kaptajına doğru göçüyle başlar. Balıklar akarsu akış yönünün tersi istikamette zorlu bir yolculuğun ardından, larvalarını tatlı su kaynağına bırakırlar. Bu yolculuk esnasında balıkların zorlu engelleri aşmaları gerekir. Balık göçü esnasında izlenimlenen görüntüler, büyüleyicidir. Daha sonra larvaların gelişimini tamamlayıp Van Gölü’ne dönmeleri başlar. Van Gölü’ne vardıklarında üreme evresi tamamlanmış olur. Bu döngü her yıl aynı tarih aralığında devam eder.

‘BU AKARSUYA SAHİP ÇIKILMASI GEREKİYOR’

Van Gölü’ne özgü endemik canlı türlerinin varlığını korumak adına bu akarsuya sahip çıkmak toplumsal bir sorumluluktur. Fakat ne yazık ki özellikle son yıllarda akarsu debisinin oldukça azalması, bu canlıların tükenme riskini beraberinde getirmiştir. Akarsu debisinin azalmasının başlıca sebepleri vardır. Kuraklık, küresel ısınma, hidroelektrik santrali ve bilinçsiz tarla sulama faaliyetleri bu sebeplerdendir.  Balık göçünün sorunsuz tamamlanması için belirli bir su seviyesine ihtiyaç vardır. Bu seviye ortalama 1 metre derinliktir. Özellikle, balık göçünün yaşandığı yaz aylarında akarsudan tarla sulama suyu olarak faydalanılmakta, bilinçsiz ve kontrolsüz yapılan bu sulama faaliyetleri yüzünden akarsu kuruma seviyesine gelmiştir. Su seviyesinin az olduğu, göçün ilk evresi olan larvaların akarsu bölgesine taşınacağı dönemde, zaten zorlu olan göç yolculuğu daha da zorlaşmakta ve oranı azımsanmayacak miktarda balık göç esnasında ölmektedir. Göçün ikinci evresi olan larvaların Van Gölü’ne dönmesi evresinde ise, akarsuyun büyük bir bölümünde su hiç kalmamaktadır. Dolayısıyla göç tamamlanamamakta ve larvaların tamamı ölmektedir. Bu durum balık türlerinin üreme olayının tamamıyla durması ve balık neslinin tükenmesi demektir.

‘BİLİNÇSİZ TARLA SUMALALARI KARŞISINDA YETKİLİLER ACİL ÖNLEM ALMALI’

Bilinçsiz tarla sulama faaliyetleri karşında, yetkililerin acil önlem ve eylem planlarını devreye alması elzemdir. Devlet Su İşleri 17. Bölge Müdürlüğü tarafından Bendi Mahi çayının 8 kilometresine kurulan sulama regülatörleri, bölge sulama kanallarına su vermektedir. Fakat yerinde yaptığımız incelemelerde, regülatör kapaklarının tamamının kapatıldığı bu sebeple de akarsuyun kuruduğu, balık larvalarının Van Gölü’ne ulaşabilecekleri tek yolun kesildiği gözlemlenmektedir. Tarım arazilerinin sulanması düşünülürken balıkların üremesine ve Van Gölü’nün can damarının akmasına engel olunmaktadır. Bu durum, DSİ Genel Müdürlüğü 3094 sayılı ‘Su Tahsisleri Hakkındaki Yönetmelik’e aykırıdır. Van Gölü’nün endemik canlılarını hedef alan bu uygulama, balık göçünün ve üremesinin önündeki temel engeldir.  Tarlaların sulanması ve arazi verimliliği elbette önemlidir. Fakat suyun tamamını kesmek, tarihten miras kalan İnci Kefali balığı ve diğer balık türlerinin göç ve üreme evrelerini tamamıyla engellemek, önlem almamak, geleceğimize miras bırakacağımız tüm güzellikleri yok etmektedir. Bu da bir insanlık suçudur.

Yaşanabilir bir coğrafya için, zenginliklerimizi geleceğimize taşıyarak çocuklarımıza emanet edebilmek için, doğadan bilinçli faydalanıp doğayı korumak için mücadele etmek gerekir. Dirençli Kentler ve Dirençli Toplumlar hep birlikte inşa edilir. Bu hepimizin sorumluluğudur.”

Editör: İdris YILMAZ