Yerel İradenin Devre Dışı Bırakılması Tepki Çekti
Türkiye, HDP’li milletvekillerine yönelik 4 Kasım 2016 tarihli operasyonların yıl dönümünü anarken, İçişleri Bakanlığı’nın Mardin Büyükşehir, Batman ve Şanlıurfa’nın Halfeti belediyelerine kayyım ataması büyük tartışmalara yol açtı. Bu kararın, “güvenlik” ve “yargı süreci” gerekçeleriyle alındığı belirtilirken, muhalefet temsilcileri yerel iradenin yok sayıldığını ve demokrasinin zedelendiğini savundu.
Kayyım Uygulamasının Tarihi: 2016’dan Günümüze
HDP’ye yönelik gözaltı ve tutuklamalarla başlayan 4 Kasım sürecinde, çok sayıda HDP’li belediyeye kayyım atanmış ve bu uygulama yıllar içinde giderek artmıştır. Kayyım atamalarının sıklıkla Kürt illerinde uygulanması, halkın demokratik temsil hakkının ihlal edildiği yönünde eleştirilere yol açmıştır.
DEM Parti ve Muhalefetten Kayyımlara Tepki
DEM Parti ve HDP yetkilileri, belediyelere kayyım atanmasının halkın seçimle belirlediği yöneticileri yok saymak anlamına geldiğini belirterek, bu karara karşı duracaklarını ifade etti. Muhalefet partileri de halk iradesine saygı çağrısında bulunarak, kayyım uygulamalarının demokratik değerlerle bağdaşmadığını vurguladı.
Yerel Seçimler Öncesinde Kayyım Atamalarının Etkisi
Yaklaşan yerel seçimler öncesinde kayyım atamaları, Kürt illerinde seçmenlerin yerel yönetimlerdeki temsilinin engellendiği ve seçimlere yönelik müdahale olduğu yönündeki eleştirileri artırdı. DEM Parti ve muhalefet partileri, seçimlerde bu belediyeleri yeniden kazanarak demokratik direnişi sürdüreceklerini belirttiler.
Halkın Demokrasi Talebi Güçleniyor
DEM Parti liderleri, yerel yönetimlere atanan kayyımların halkın demokratik taleplerini bastırma amacı taşıdığını savunarak, toplumun bu kararlara tepki göstereceğini ve yerel yönetimlerdeki kazanımların savunulacağını vurguladı.
