Cumartesi Anneleri’ne yönelik engellemeleri protesto etmek için İHD Van Şubesi’nin yapmak istediği basın açıklaması polisler tarafından engellendi. Basın açıklaması öncesinden Van Valiliği kent genelinde iki günlük eylem ve etkinlik yasağı kararı aldmıştı. Bina içinde yapılan açıklamada Şube Başkanı Fırat Durmaz, “Kayıplarımızı aramaktan, kaybedenlerden hesap sormaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
AJANS65 TV - Kayık yakınlarının akıbetini sormak için haftalardır oturma eylemlerine izin verilmeyen Cumartesi Anneleri’ne destek vermek isteyen İnsan Hakları Derneği Van Şubesi’nin yapmak istediği basın açıklamasına izin verilmedi.
Van Valiliği’nin bugün aldığı iki günlük basın açıklaması yasağını gerekçe gösteren polis, açıklamanın yapılmasına izin vermedi. İHD Van Şubesi önünde toplanan çok sayıda kişi polis tarafından binanın içine itildi. Kapının önüne set oluşturan polis giriş-çıkışlara izin vermezken, gazetecilerin görüntü alması da engellendi.
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI HATIRLATILDI
Polis barikatı içerisinde açıklama yapan İHD Van Şube Başkanı Fırat Durmaz, Anayasa Mahkemesi’nin Cumartesi Annelerine dair verdiği hak ihlali kararını hatırlattı.
Kayıplarını aramaktan, kaybedenlerden hesap sormaktan vazgeçmeyeceklerini söyleyen İHD Van Şube Başkanı Fırat Durmaz, “Cumartesi Anneleri’nin, gözaltında kaybedilenlerin bulunması için kamuoyu oluşturmak üzere Galatasaray’da basın açıklaması ve oturma eylemi yapmalarını bir hak olarak değerlendiren Anayasa Mahkemesi kararlarının üzerinden beş ay geçti. Ancak Beyoğlu Kaymakamlığı polis müdahalesine dayanak olan yasaklama kararlarını almaya devam ediyor” dedi.
Durmaz şu ifadeleri kullandı:
“17 haftadır her Cumartesi İstanbul’un en işlek caddesi olan İstiklal Caddesi, bütün hukuki güvencelerin yok sayıldığı, bireyin hukukun dışına atıldığı bir mekana dönüştürülmektedir. Hukukun ve etik değerlerin hükümsüz olduğu, Cumartesi Anneleri – Cumartesi İnsanları’na, haber takibindeki gazetecilere hukukun yasakladığı her şeyin yapılabilir olduğu bir alan yaratılmaktadır. Bu şiddet dolu alan, Beyoğlu Kaymakamı’nın verdiği ucu açık ve hiçbir kritere bağlı olmayan, Anayasa’yı yok sayan yasaklama kararları ve kolluğun tam keyfiyeti sonucunda oluşmaktadır.”
‘VERİLEN KARAR HUKUKUN GENEL İLKELERİNE AYKIRIDIR’
Bir idari işlemin hukuka uygunluğunun, Anayasa’ya, hukukun genel ilkelerine ve mahkeme kararlarına uygun olup olmamasına bağlı olduğunu söyleyen Durmaz, “Cumartesi Anneleri’ne yönelik verilen yasaklama kararlarının tamamı, hukukun genel ilkelerine aykırıdır. Anayasa Mahkemesi’nin Maside Ocak ve Gülseren Yoleri kararlarına aykırıdır. AYM’nin tespit ettiği ihlali devam ettirmekle kalmayıp yeni ihlallere de neden olmaktadır. Oysa her idari işlemin amacı, kamu yararını gerçekleştirmektir. Kamu yararı da toplumun ortak çıkarı olarak nitelendirilmektedir. O halde Beyoğlu Kaymakamı, Cumartesi Anneleri’ni engelleyerek toplumun hangi ortak yararını koruduğunu kamuoyuna açıklamak zorundadır. 958. haftamızda bir kez daha hatırlatıyoruz: kamu gücünü kullananlar, işlem ve uygulamalarında sınırsız bir yetkiye sahip değildir. Genel hukuk esasları ve Anayasa’nın ilkeleri ile bağlıdır. Hatta hukukun, bilinen ve evrensel düzeyde kabul gören ilkelerine uygun davranmak zorundadır” dedi.
Durmaz açıklamayı şu şekilde bitirdi:
“Hukukta kuraldır; üst norm ile alt norm arasında bir çelişki varsa üst norm uygulanır. Kaymakamlık kararları en üst norm olan Anayasa/Anayasa Mahkemesi kararının üstünde değerlendirilemez. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi’nin Ocak ve Yoleri kararları derhal uygulanmalıdır. Hukuksuzlukla, baskı ve şiddetle bizi yıldırmak isteyenler bilsinler ki; kayıplarımızı aramaktan, kaybedenlerden hesap sormaktan vazgeçmeyeceğiz. İnsan hakları diyerek, özgürlükler diyerek, hukukun üstünlüğü diyerek, demokrasi diyerek toplumun ortak çıkarlarına hizmet etmeye devam edeceğiz. Gücümüz özümüzdür, susmayacağız.”